7 Temmuz 2014 Pazartesi

PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 24 Haziran 2014

Enflasyon Gelişmeleri
1. Mayıs ayında tüketici fiyatları yüzde 0,40 oranında artmış ve yıllık enflasyon
yüzde 9,66’ya yükselmiştir. Yıllık enflasyondaki artışta gıda ve temel mal
fiyatlarının seyri belirleyici olmuştur. Bu dönemde, Türk lirasındaki değer
kaybının birikimli etkileri zayıflarken temel fiyat göstergelerinin yıllık artış oranı
nispeten yatay bir seyir izlemiştir.

2. Gıda grubunda yıllık enflasyon 1 puanlık artışla yüzde 14,11’e yükselmiştir. Bu
gelişmede yıllık enflasyonu yüzde 17,1’e yükselen işlenmemiş gıda grubu öne
çıkmıştır. İşlenmiş gıda grubunda ise ekmek ve tahıllarda yüksek fiyat artışları
sürerken diğer işlenmiş gıda ürünlerinde fiyat artış eğilimi yavaşlamıştır. Mayıs
ayı itibarıyla gıda fiyatlarının yıllık tüketici enflasyonuna katkısı 3,4 puana
ulaşmıştır. Öte yandan, enerji grubu fiyatları yüzde 4,62 seviyesindeki yıllık
artış oranı ile görece olumlu bir seyir izlemeye devam etmiştir.

3. Hizmet fiyatları Mayıs ayında yüzde 0,67 oranında artmış ve grup yıllık
enflasyonu sınırlı bir oranda gerileyerek yüzde 8,52 olmuştur. Bu dönemde
yıllık enflasyon lokanta-otel ve kira grubunda yükselirken diğer hizmet alt
kalemlerinde düşüş kaydetmiştir. Mevsimsellikten arındırılmış veriler hizmet
grubunda enflasyonun ana eğiliminin düşüş yönünde olduğunu göstermekle
birlikte yüksek seviyesini koruduğuna işaret etmiştir.

4. Temel mal grubu yıllık enflasyonu Mayıs ayında 0,29 puanlık artışla yüzde
11,39’a yükselmiştir. Türk lirasında Nisan-Mayıs döneminde gözlenen
değerlenme sonrasında dayanıklı tüketim malları fiyatları yılbaşından bu yana
ilk kez aylık bazda düşüş kaydetmiştir. Diğer taraftan, döviz kuru etkilerinin
daha gecikmeli hissedildiği dayanıklı dışı temel mal fiyatlarındaki artış eğilimi
sürmüştür. Mevsimsellikten arındırılmış veriler temel mal grubu enflasyonunun
ana eğiliminde bir miktar iyileşmeye işaret etmiştir.
  Enflasyonu Etkileyen Unsurlar
5. 2014 yılı ilk çeyreğine ilişkin Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) verilerine göre,
talep gelişmeleri Nisan Enflasyon Raporu’nda ortaya koyulan görünümle
büyük ölçüde uyumlu gerçekleşmiştir. Nihai yurt içi talep, özel kesim
talebindeki gerilemenin kamu kesimi talebiyle telafi edilmesi sonucu yatay bir
seyir izlemiştir. Mal ve hizmet ihracatı güçlü bir artış kaydederken, mal ve
hizmet ithalatı dönemlik bazda gerilemiştir. Böylelikle, net ihracat ilk çeyrekte
dönemlik büyümenin temel sürükleyicisi olmuş ve öngörüldüğü şekilde talep
bileşenleri arasındaki dengelenme süreci devam etmiştir.
6. 2014 yılının ikinci çeyreğine ilişkin veriler iktisadi faaliyette ılımlı bir artışa
işaret etmektedir. Üretim tarafından değerlendirildiğinde, sanayi üretim
endeksi Nisan ayında önceki iki aydaki sınırlı düşüşün ardından aylık bazda
yüzde 1,0 oranında artış göstermiştir. Böylece, Nisan ayında üretim bir önceki
çeyrek ortalamasının üzerinde gerçekleşmiş ve çeyreklik bazda istikrarlı artış
eğilimini devam ettirmiştir. Önümüzdeki dönemde, ihracatın desteği ve özel
kesim yurt içi talebindeki toparlanma ile üretimdeki ılımlı artışın devam edeceği
öngörülmektedir.
7. Harcama tarafına ilişkin veriler, yurt içi özel kesim nihai talebinin ikinci
çeyrekte ılımlı bir eğilim sergilediğine işaret etmektedir. Dayanıksız tüketim
talebine ilişkin göstergelerden, dayanıksız tüketim malları üretimi ve ihracatı
Nisan ayında bir önceki çeyrek seviyelerinin üzerinde gerçekleşirken,
dayanıksız tüketim malları ithalatı ise bir önceki çeyreğe kıyasla gerilemiştir.
Dayanıklı tüketim malları üretimi ve ithalatı Nisan ayında bir önceki çeyrek
seviyelerinin üzerinde gerçekleşmiştir. Dayanıklı talebine ilişkin göstergelerden
otomobil satışları ilk çeyrekteki sert düşüşün ardından yatay seyrederken,
beyaz eşya satışları iki çeyrek aranın ardından Nisan-Mayıs döneminde artış
göstermiştir. Böylelikle, ikinci çeyrekte dayanıksız tüketim malları talebindeki
artış eğiliminin devam ettiği, dayanıklı mallar talebindeki gerilemenin de
durmuş olabileceği düşünülmektedir. Makine-teçhizat yatırımlarına ilişkin
göstergeler ikinci çeyrekte yatay bir seyre işaret etmektedir. İnşaat yatırım
göstergeleri ise ikinci çeyrekte inşaat yatırımlarındaki artışın yavaşlayarak
sürdüğünü göstermektedir.
8. Belirsizlik algısındaki azalma, güven endekslerinde gözlenen toparlanma ve
finansal koşullardaki iyileşme sonucu tüketim talebindeki toparlanmanın
süreceği ve yurt içi özel nihai talebin ikinci çeyrekten itibaren kademeli bir artış
eğilimine gireceği düşünülmektedir. 9. Son dönem verileri ihracatın büyüme eğilimini 2014 yılı ikinci çeyreğinde de
koruduğuna ve dış talepteki toparlanmanın da etkisiyle büyümeye olumlu katkı
yaptığına işaret etmektedir. Altın hariç ihracat miktar endeksi Nisan ayında
aylık bazda artış göstermiş ve bir önceki çeyrek ortalamasının üzerinde
seyretmiştir. Son dönemde anket göstergelerinin işaret ettiği küresel ölçekteki
ılımlı toparlanmanın ve dünya ticaretindeki canlanmanın etkileriyle
önümüzdeki dönemde ihracatın büyümeye olumlu katkısının devam etmesi
beklenmektedir. Bununla birlikte, Irak’taki jeopolitik gelişmeler ihracatın
büyümeye katkısı açısından aşağı yönlü bir risk unsuru oluşturabilecektir.
10. 2013 yılı Kasım döneminden itibaren süregelen güçlü istihdam artışı Mart
döneminde hız kesmiş, mevsimsellikten arındırılmış verilerle işsizlik oranları
yatay bir seyir izlemiştir. Bu dönemde, sanayi ve inşaat sektörleri istihdam
artışında bir duraksama yaşanırken, tarım dışı istihdam hizmet sektörünün
katkısıyla artış göstermiştir. Yılın ikinci çeyreğine ilişkin öncü göstergeler
istihdam artışında ılımlı bir seyre işaret etmektedir.

Para Politikası ve Riskler
11. Sıkı para politikası duruşunun ve alınan makroihtiyati önlemlerin etkisiyle kredi
büyüme hızları makul düzeylerde seyretmektedir. Tüketici kredileri yılın ilk
yarısında tarihsel ortalamalarının oldukça altında büyürken, ticari kredilerin
büyüme hızındaki yavaşlama nispeten daha sınırlı kalmıştır. Para Politikası
Kurulu, kredilerin mevcut büyüme kompozisyonunun aşırı tüketimi sınırlamak
yoluyla hem enflasyonu düşürücü etki yaptığını hem de dengelenmeyi
desteklediğini ifade etmiştir.
12. Bu gelişmelerle uyumlu olarak yurt içi özel kesim nihai talebi ılımlı bir eğilim
sergilemektedir. İhracat ise dış talepteki toparlanmanın da etkisiyle büyümeye
olumlu katkı yapmaktadır. Kurul, talep bileşenlerinin mevcut görünümü altında
2014 yılında toplam talep koşullarının enflasyon baskılarını sınırlayacağını ve
cari işlemler açığında belirgin bir iyileşme gözleneceğini tahmin etmektedir.
13. Geçtiğimiz yılın ortalarından itibaren gerçekleşen birikimli döviz kuru
gelişmelerinin yıllık enflasyon üzerindeki olumsuz yansımaları kademeli olarak
azalacaktır. Nitekim, temel enflasyon göstergelerinin ana eğilimi başta
dayanıklı mallarda olmak üzere döviz kuru kaynaklı enflasyon baskılarının
hafiflemesiyle birlikte Mayıs ayında uzun bir aradan sonra ilk defa aşağı yönlü
bir seyir izlemiştir. Baz etkisinin de katkısıyla Haziran ayından itibaren yıllık
enflasyonda kayda değer bir düşüş gözleneceği tahmin edilmektedir. Kurul, mevcut durumda gıda ve kur kaynaklı birikimli enflasyon etkisinin 6,5 puan
civarında olduğunu, bu durumun orta vadede enflasyonda düşüş için önemli
bir alan oluşturduğunu ifade etmiştir. Bununla birlikte, enflasyonda uzunca bir
müddet süregelen yüksek seviyelerin fiyatlama davranışları üzerindeki
etkilerinin yakından izlenmeye devam edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
14. Kurul, toplantıda son dönemdeki jeopolitik gelişmelerin cari denge ve
enflasyon üzerindeki olası yansımalarını da ele almıştır. Irak’taki belirsizliklerin
kalıcı olması durumunda ihracat ve petrol fiyatları kanalıyla dış dengedeki
iyileşmeyi yavaşlatabileceği dile getirilmiştir. Benzer şekilde, enerji fiyatlarında
gözlenen yükselişin, kalıcı olması durumunda, enflasyonu sınırlı ölçüde
etkileyebileceği ifade edilmiştir. Bununla birlikte Kurul, bu aşamada söz
konusu belirsizliklere yönelik para politikası tepkisi verilmesinin uygun
olmayacağını değerlendirerek gelişmelerin dikkatle takip edileceğini
belirtmiştir.
15. Bu değerlendirmeler doğrultusunda Kurul, son aylarda küresel likidite
koşullarındaki iyileşmeyi de göz önüne alarak, bir haftalık repo faizinde ölçülü
bir indirime gitmiştir. Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve
enflasyonu etkileyen diğer unsurlar yakından izlenecek ve enflasyon
görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar getiri eğrisini yataya yakın
tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruş sürdürülecektir.
16. Kurul, maliye politikasına ve vergi düzenlemelerine ilişkin gelişmeleri enflasyon
görünümüne etkileri bakımından yakından takip etmektedir. Para politikası
duruşu oluşturulurken, önümüzdeki dönemde mali disiplinin korunacağı ve
yönetilen/yönlendirilen fiyatlarda öngörülmeyen bir artış gerçekleşmeyeceği
varsayılmaktadır. Maliye politikasının söz konusu çerçeveden belirgin olarak
sapması ve bu durumun orta vadeli enflasyon görünümünü olumsuz etkilemesi
halinde para politikası duruşunun da güncellenmesi söz konusu olabilecektir.
17. Orta vadede mali disiplini kalıcı hale getirecek ve tasarruf açığını azaltacak
yapısal reformların güçlendirilmesi makroekonomik istikrarı destekleyecektir.
Bu yönde atılacak adımlar aynı zamanda para politikasının hareket alanını
genişletecek ve uzun vadeli kamu borçlanma faizlerinin düşük düzeylerde
seyretmesini sağlayarak toplumsal refaha olumlu katkıda bulunacaktır. Bu
çerçevede, Orta Vadeli Program'ın gerektirdiği yapısal düzenlemelerin hayata
geçirilmesi büyük önem taşımaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder