18 Kasım 2015 Çarşamba

Soma'daki Altın Rezervi 150 Tona Çıkabilir.

Enerji Bakanı Ali Rıza Alaboyun geçen günlerde, Soma'da 100 tondan fazla altın rezervinin bulunduğunu belirtti. Açık altın işletmelerinde yüzlerce hatta binlerce kişinin çalışabileceği müjdesini verdi. Ancak, altınla birlikte bakır, çinko, kurşun gibi önemli metallerinde rezerv alanı içinde bulunduğunu da unutmayalım.
MTA'da çocuklar için düzenlenen "Enerji Verimliliği ve Tasarrufu" bilgilendirme etkinliğindeki açıklamalara göre daha önceki örneklerinden de yaşadığımız ve gördüğümüz üzere çevresel etkilerinin hiç konuşulmadığını düşünmek bile istemeyiz.
Enerji verimliliği, tabi kaynaklarımızın etkin kullanımı güzel olmakla beraber çevre bilinci ile hareket edilmediği takdirde istihdam müjdesi ile çocukların bile kanmayacağı bir üslupla işlerin yürütülmeyeceğini ümit ediyorum.

Türkiye; MENA (Middle East and North Africa) Bölgesindeki Fırsatlardan Yararlanabilir mi?

Euler Hermes Yönetim Kurulu Başkanı Wilfried Verstraete " Fed'in faiz artırımından en çok etkilenecek ülkeler arasında Türkiye'de var ancak katma değer zincirinde yukarı tırmanmasına yönelik pek çok fırsat olduğunu görüyoruz." dedi. Euler Hermes Türkiye CEO'su Özlem Özüner ise "Tekstil ve otomotiv sektörleri AB'deki iyileşmeden faydalanacak. Kimya, makine ve tarımsal gıda sektörleri de Mena'daki fırsatları yakalayabilir" dedi.
Anılan fırsatlardan yararlanabilmek için katma değeri yüksek ürünlerle piyasalarda yer alınması ve özellikle sanayi kollarına yönelik tedarik zincirinin oluşturulması gerektiği de unutulmamalıdır.

Antalya'da yapılan G20 zirvesinden de küresel büyümenin hızlanması için alt yapı yatırımlarının artırılması gerekliliği ön plana çıkarıldı ve vurgu yapıldı. Bu çerçevede yollar, köprüler, kavşaklar kısacası ticaret ağını genişletmek için gerekli tüm çalışmaların on yıllık süreçte tamamlanması ve geliştirilmesi gerekmektedir.
Tabi bu noktada müteahhit firmalara çok fazla sorumluluk yüklenmiş bulunmaktadır. Anılan firmaların kaynaklara ulaşmasında hükümetin bazı kolaylıklar sağlaması gerekliliği umarım hatırlanacaktır. Refüj, reflektör, ışıklandırma ekipmanları, ışıklandırma direkleri gibi sektörel imalatçılarında artacağından şüphemiz yoktur. Altyapı tedarikçilerinin, alt yapı yatırımları ile ilgili olarak kamu alımlarının hatta yerel belediyelerin de taleplerini göz önünde bulundurmaları yerinde olacaktır.

Ayrıca finansal piyasalarda yaratılmak istenen genişleme için , "Varlık Kira Sertifikası" adı verilen enstrümanla uluslararası bankalar, ellerinde bulunan proje portföylerini birbirlerine satabileceklerdir. Böylelikle bir ülkede limiti veya risk seviyesi dolan banka o ülkede yeni bir projeye girmek için kendisine fırsat yaratabilecektir.
Türkiye'nin öncü olduğu islami finansal araçlardan sukuk ve benzeri ile faiz aracı içermeyen menkul kıymet üretilmesi için de çalışmalar başlatılacaktır.

Sanayi Ciro Endeksi Eylül'de Yüzde 2,6 Arttı.

Ağustos ayına göre madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi yüzde 0,2 , imalat sanayi sektörü endeksi ise yüzde 2,6 arttı. Ana sanayi gruplarında ise en yüksek artış enerji sektöründe yüzde 6,3 ile gerçekleşti.
Bu bilgiler ışığında enerji sektörünün yakın geleceğin lider sektörlerinden olacağı kesin gibi gözüküyor. Bilgi teknolojilerinin de bu sektöre yoğunlaşması yaratılacak katma değerin yükselmesine yardımcı olacaktır.

4 Kasım 2015 Çarşamba

1 Ocak 2016 tarihinden itibaren “elektronik tebligat” uygulaması başlıyor.

Söz konusu uygulamanın hayata geçmesiyle birlikte, hali hazırda vergi daireleri tarafından vergi mükelleflerine kağıt ortamında posta veya memur yoluyla yapılan bildirimler (ödeme emri vb.) “elektronik ortamda ya da kısa mesaj yoluyla” yapılacak. 
456 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği gereği; 
- Kurumlar Vergisi mükellefleri; Sermaye Şirketleri (Anonim şirketler, Limited şirketler, Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler),Kooperatifler, İktisadi Kamu Müesseseleri, Dernek ve Vakıflara Ait İktisadi İşletmeler, İş Ortaklıkları, 
- Ticari, zirai ve mesleki yönden gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar; şahıs işletmeleri(Adi Ortaklıklar, Kollektif ve Adi Komandit Şirketler, Avukatlar, Doktorlar, Emlakçılar, Kasaplar, Manavlar ve benzerleri) 
01 Ocak 2016 tarihine kadar bağlı bulundukları vergi dairesine başvurarak “elektronik tebligat” adresi alacaklar. 
Elektronik tebligat adresi almak isteyen şirketler veya şahıs işletmeleri, 456 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ekinde bulunan formları dolduracaklar ve bu formla başvurularını gerçekleştirecekler. Şirketler, tebliğ ekindeki ek:1 formunu şahıslar ise, ek:2 formunu dolduracaklar. 
Elektronik tebligat adresi alması gerektiği halde, 1 Ocak 2016 tarihine kadar almayan kurumlar vergisi mükelleflerine, 1.300 TL, kapsama giren gelir vergisi mükelleflerine ise 660 TL, özel usulsüzlük cezası uygulanacak. 
Kaynak: www.MuhasebeTR.com

Riskleri Değerlendiren Şirket Başarılı Olacak...

EY tarafından hazırlanan Küresel Yönetim Risk ve Uyum Araştırması, şirketlerin %85'inin riskler ve iş hedefleri arasında bir bağlantı kurmadığını ortaya koyuyor. Araştırma, şirketlerin fırsatları görmeleri için risk profillerini izlemek amacıyla yaptırdıkları değerlendirmelerin sıklığını artırmaları gerektiğini vurguluyor.
Araştırmaya göre şirketlerin %77'si yılda sadece bir kez risk analizi yaparken, %46'sı ise hala bir yönetim , risk ve uyum teknolojisini kullanmıyor.
Ancak, yönetim kurullarının risklerle ilgili görüş keskinliğinin, şirketin karşı karşıya olduğu risk profilinin daha sık aralıklarla değerlendirilmesi ile artabileceği vurgulanıyor.

Kaynak : Dünya

Dünya Bankası Verileri İle Türkiye'de İş Yapmak Giderek Zorlaşıyor Mu?

Dünya Bankası'nın 189 ülke arasında düzenlediği "İş Yapma Endeksi 2016" endeksinde Türkiye geçtiğimiz yıla göre 4 basamak gerileyerek 55'inciliğe yerleşmiştir. Bu çerçevede ülkemizde inşaat sektörü dışında bütün sektörlerde iş yapmanın zorlaştığı görülmektedir.
Bu hafta yayınlanan endekste Türkiye inşaat izinleri alınmasında pozitif gelişme göstermiş ve 10 basamak birden yükselmiştir. Ancak diğer gelişmekte olan ülkelerin iş ortamlarını iyileştirmelerinde daha hızlı davranmalarının etkisi ile Türkiye genel sıralamada geriledi.
Rapora göre dünyada iş yapmanın en kolay olduğu ülke Singapur olurken, Yeni Zelanda, Danimarka, Kore, Hong Kong, İngiltere, Abd, İsveç, Norveç ve Finlandiya üst sırada yer aldılar.
İş yapmanın en zor olduğu ülkelerin başında ise Eritre, Libya, Güney Sudan, Venezuela ve Orta Afrika Cumhuriyeti gelmektedir.
  

Mera Yönetmeliğinde Değişiklik...

20 Yıllık ot gelirini yatıran meraya bina yapabilecek. 1.sınıf mera alanlarına 20 yıllık ot geliri yatırılması halinde bina yapılmasının önü açıldı. Resmi Gazetede yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile durumu ve sınıfı çok iyi ve iyi olan mera, yaylak, ve kışlaklarda tahsis amacı değişikliği olabilecek.
Tahsis amacının valilikçe değiştirilmesinin ardından, 20 yıllık ot geliri yatırılacak ve ilgili proje uygulama imar planı komisyonuna sunulacak.

KOSGEB'e Kayıtlı İşletmelere Halkbank'tan 60 Ay Vadeli Kredi

Protokol kapsamındaki finansman imkanları ;

Kobi Finansman Destek Kredisi : İlk defa olarak uygulanacak ve azami 60 ay (5 yıl) vadeli kredide işletmelere, nakit akışları ve mali bünyeleri göz önünde bulundurularak 3 ayda bir ödemeli, taksit ertelemeli veya ödemesiz dönemli gibi özel ödene seçenekleri sunulabilecek.

İhracatçı Kobilere Destek Kredisi : Döviz ve TL İhracat Kredisi aylık eşit taksitli (AET), dönemsel eşit taksitli, BCH veya spot olarak kullandırılacak. Ayrıca protokol kapsamında Döviz Kredisi  kullanan firmalara talep etmeleri halinde yabancı firmalarla iletişimi kolaylaştırmalarını teminen Live Learning Sistemli 6 ay ücretsiz ingilizce eğitimi desteği sağlanacak.

KOBİ Enerji Verimliliği Kredileri : Bu kapsamda Fransız Kalkınma Ajansı Enerji Verimliliği Kredisi ile Dünya Bankası Enerji Verimliliği Kredisi verilecek. Her iki kredide 2 yıl ödemesiz, azami 7 yıla kadar vadeli olacak.

Arge ve İnovasyon Kredileri : Avrupa Yatırım Bankası (AYB) yenilikçi firma kredisi bu kapsamda yer alıyor. Bu kredi için işletme kredilerinde 5 yıl, yatırım kredilerinde 7 yıl vade uygulanacak.

Teknoloji, Ar-Ge ve İnovasyon Kredileri : Yatırım kredilerinde 2 yıla kadar ödemesiz dönem olmak üzere azami 5 yıl, işletme kredilerinde ise 6 aya kadar ödemesiz dönem olmak üzere azami 4 yıl vade olacak.

Teminat Mektubu : Halk Bankası 1 yıl vadeli "Kosgeb Destekleri" konulu teminat mektubu tahsis edebilecek.

Ticari Kredi Kartı (Paraf Business Kart) : Protokol kapsamında yer alan firmalara ilk yıl kart aidatı uygulanmayacak.

Girişimci Kredileri : Kosgeb'in düzenlediği uygulamalı girişimcilik eğitimlerinden sertifika almaya/girişimcilik destek programlarından hibe almaya hak kazanmış işletmelere özel kredi seçenekleri avantajlı faiz oranları ile sunulacak.
Üniversite mezunu, deneyimsiz, mezun olduğu bölümle ilgili kendi işini kurmak isteyen "Genç " girişimciler 50 bin TL'ye kadar ; mesleki kuruluşlardan eğitim sertifika/belgesi bulunan, deneyimli ve kendi iş yerini açmak isteyen "Usta" girişimciler de 30 bin TL'ye kadar kredi kullanabilecek.
Üniversite mezunu olup, deneyim kazandığı ve eğitimini aldığı iş kolunda kendi iş yerini açmak isteyen girişimciler ve teknokentlerde faaliyet gösteren, patenti alınmış her türlü buluş-icat-yeni fikri faaliyete geçirmek isteyen girişimciler ise 75 bin TL'ye kadar krediden faydalanabilecekler.  

Çin'li New Hope'dan Adana'ya Yem Fabrikası

Çin merkezli New Hope firması, Adana'ya yem fabrikası kurdu. New Hope genel müdürü Bo Zhao, saatte 30 ton yem üretim kapasitesine sahip olduklarını, ilerleyen dönemde de dana ve tavuk eti işleyerek sucuk ve benzeri ürünlerin imalatını da yapmayı planladıklarını aktardı.

2 Kasım 2015 Pazartesi

Atatürkçü Düşünce Sistemi olsa gerek...


Konut Satışları Bir Önceki Yıla Göre %20,1 Azaldı...

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Eylül ayına ilişkin konut satış istatistiklerini açıkladı.
Buna göre, Türkiye genelinde geçen ay 92 bin 483 konut satıldı. İstanbul 15 bin 994 konut satışı ile en yüksek paya (%17,3) sahip oldu, Ankara 9 bin 810 (%10,6) konut satışı, İzmir 5 bin 251 (%5,7) konut satışı ile takip etti.
Konut satış sayısı düşük iller, Hakkari 11 konut, Şırnak 16 konut ve Ardahan 19 konut satışı gerçekleştirdi.
İlk defa satılan konut sayısı eylülde, geçen yılın aynı ayına göre %18,3 azalarak 43 bin 333'e geriledi.
Yabancılara yapılan konut satışları, eylülde geçen yılın aynı ayına göre %4,8 azalarak bin 768 oldu. Bu alanda ilk sırayı 561 konut satışı ile İstanbul aldı. Antalya 440 konut, Yalova 126 konut, Bursa 112 konut, Trabzon 105 konut, Muğla 85 konut ile takip etti.
Irak vatandaşları geçen ay 359 konut satın aldı ve bu alanda ilk sıraya yerleşti. Söz konusu ülke vatandaşlarını 204 konut ile Suudi Arabistan, 160 konut ile Kuveyt, 115 konut ile Rusya, 109 konut ile İngiltere vatandaşları takip etti.

Kaynak : Dünya    

ECB ve Çin etkisiyle piyasalar moral tazeledi...

Avrupa Merkez Bankası'nın parasal genişlemeye devam mesajı ve Çin'in faizleri indirmesi borsaları iştahlandırdı.
Para musluklarının açılması ile uluslararası piyasalarda coşku yaşandı. ECB Başkanı Mario Draghi'nin ek genişleme için kapıyı açmasının ardından dünya borsaları hızlı bir yükselişe geçerken, Çin'in ekonomiyi desteklemek amacıyla faiz indirmesi piyasalara bir destek daha verdi. Euro dolar karşısında kan kaybederken, altın ve petrol yeniden yükselişe geçti
Draghi'nin, enflasyon beklentilerinin zayıfladığını,, mevduat faizinin düşürülmesinin tartışıldığını ve parasal genişlemenin öngörülen süreyi de aşacak şekilde devam edebileceğini söylemesi küresel piyasalarda risk iştahını artırdı.

Kaynak : Dünya

Enerji Verimliliği için KOBİ'lere 300 bin Liraya Kadar Faizsiz Kredi

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, işletmelerin kullandıkları verimsiz elektrik motorlarının dönüşümü amacıyla, ihtiyaç duyacakları kredilere erişimlerinin kolaylaştırılması için bankalarla işbirliği yapıldığını belirterek "KOBİ'lerin üst limiti 300 bin lira olarak bankalardan kullanacakları kredilerde, faizin tamamı KOSGEB tarafından karşılanacak, toplam 36 ay vadeli kredinin ilk 12 ayı ödemesiz dönem olacak" dedi.
Program kapsamında Akbank, Anadolubank, Denizbank, Şekerbank, Ziraat Bankası, Garanti Bankası, Halkbankası, Vakıflar Bankası ve Yapı Kredi'nin kredi kullandıracağını bildirdi.
Teminat sorunu yaşayan KOBİ'lere Kredi Garanti Fonu A.Ş tarafından destek sağlanacağı öğrenildi.

Kaynak : Dünya Gazetesi

KOSGEB'li İşletmelere 60 ay Vadeli Kredi Geliyor...

Kosgeb ve Halkbank, KOSGEB veri tabanına kayıtlı işletmelerin finansman ihtiyacının karşılanması amacıyla işbirliği protokolü imzaladı. Protokol kapsamında, işletmelere 60 ay vadeli kredi kullandırılabilecek.
Konu ile ilgili olarak ; anılan kurumlardan takibin yapılması gerekmektedir.

Kaynak : Dünya Gazetesi

20 Mayıs 2015 Çarşamba

kayıp kaçak bedeli nasıl geri alınır?

Sevgili okurlarım,
http://enerjienstitusu.com/2015/05/20/kayip-kacak-bedeli-nasil-geri-alinir/ linkden faydalanabilirsiniz...

15 Mayıs 2015 Cuma

Yeni Gelir Vergisi Kanunu Tasarısına Göre Gayrimenkul Ve İştirak Hisse Satışlarında İstisnalar

Mevcut 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu 1960 yılından beri çeşitli değişikliklerle kullanıla gelmektedir. Umumi izahatında ‘’1950 yılında, geniş mikyasta karineler vergisi olan kazanç vergisiyle, iktisadi buhran, muvazene ve hava kuvvetlerine yardım vergileri kaldırılmış, bunların yerine hakiki ve hükmi şahısların kazançlarını en iyi şekilde teklife tabi tutabilecek olan gelir vergisi sisteminin tatbikine başlanılmıştır. Bu sistem ile, ‘’memleketimizde muasır ve medeni bir vergi sisteminin esasları kurulmuş ve medeni vergi hukukunun temelleri atılmıştır.’’ denilerek gelir vergisi kanunun değişiklik gereksinimi o yıllarda bu şekilde ifade edilmiştir.
Yarım asrı deviren bu emektar kanunumuzun da ömrünün sonuna gelindiğini Vergi Konseyi’nin Yeni Gelir Vergisi Kanunun yeniden yapılandırılması gerekçelerinden anlıyoruz.
Yeni Gelir Vergisi Kanunu’nun yeniden yapılandırılması ile ilgili temel gerekçeler;
Ø 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun genel olarak dışa kapalı ekonomilerin hakim olduğu dönemlerin felsefesini yansıtması; dışa açık ve serbest piyasa ekonomisi kurallarına uygun yeni bir vergi sistemi felsefesini inşa etme gereksinimi doğması (*)
Ø 1960 yılından bu yana çok sayıda değişiklikle karmaşık ve içinden çıkılamaz bir duruma gelmesi ve üniter sisteme dayanan temel felsefesini yitirmesi (70’i geçici 196 madde)
şeklinde ifade edilmektedir.
(*) Vergi yasalarımızın önemli bölümü Batı Avrupa, özellikle Federal Alman yasalarından örnek alınarak hazırlanmıştır.
Yeni Gelir Vergisi Kanun Tasarısı, T.C. Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü’nün 3138 sayı ve 12.06.2013 tarihli yazısı ile Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmesine başlanmıştır.
Tasarı ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu yürürlükten kaldırılarak, gerçek kişilerin gelirleri ile kurumların kazançları üzerinden alınan gelir vergisine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesi amaçlanmaktadır.
Bu kadar nostalji ve Gelir Vergisi Kanunu tasarısına dair açıklamalardan sonra makale konumuz, “Gayrimenkul Ve İştirak Hisse Satışlarında İstisnalarının” taslak kanundaki düzenlemelerine geçebiliriz.
Taslak Gelir Vergisi Kanunu, henüz resmi gazetede yayımlanmayıp, yürürlüğe girmediğinden aşağıda yapacağımız açıklamaların değişebileceğini hatta bazı bölümlerinin değişmesini umut ettiğimizi de belirtmekte fayda var.
Tasarı Kanuna göre, Gayrimenkul ve İştirak Hisse Satış İstisnaları, Ticari Kazancını Bilanço esasına göre tespit eden gerçek kişiler ile kurumlar için 21. Madde de açıklanmaktadır.
İlgili madde:
İstisna kazançlar
MADDE 21- (1) Ticari kazancını bilanço esasına göre tespit eden gerçek kişiler ile kurumların aktiflerindeki taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançlar aşağıda belirtilen süre, oran ve şartlar çerçevesinde gelir vergisinden müstesnadır:
a) Yukarıda sayılan mal ve hakların elde tutma süresine bağlı olarak, satışından doğan kazanca uygulanacak istisna oranları aşağıdaki gibidir:
1) İki tam yıldan sonra satıştan doğan kazançlarda %40.
2) Üç tam yıldan sonra satıştan doğan kazançlarda %50.
3) Dört tam yıldan sonra satıştan doğan kazançlarda %60.
4) Beş tam yıldan sonra satıştan doğan kazançlarda %75.
b) Tam mükellef anonim şirketlerde sahip olunan pay senetlerinin halka arz edilmek suretiyle elden çıkarılmasında 49 uncu maddenin birinci fıkrasının (ç) bendi hükümleri uygulanır.
c) Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır. Taşınmazların; kaynak kuruluşlarca, kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketlerine satışı ile 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla, finansal kiralama şirketlerine satışı ve varlık kiralama ile finansal kiralama şirketlerince taşınmazın devralındığı kuruma satışından doğan kazançlar için bu oran %100 olarak uygulanır ve bu taşınmazlar için süre şartı aranmaz. Ancak, söz konusu taşınmazların, kaynak kuruluş, kiracı tarafından veya sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilememesi hali hariç olmak üzere, varlık kiralama veya finansal kirama şirketi tarafından üçüncü kişi ve kurumlara satılması durumunda, bu taşınmazların kaynak kuruluşta veya kiracıdaki varlık kiralama veya finansal kiralama şirketine devirden önceki kayıtlı değeri ile anılan kurumlarda ayrılan toplam amortisman tutarı dikkate alınarak satışı gerçekleştiren kurum nezdinde vergilendirme yapılır.
ç) İstisna edilen kazançtan beş yıl içinde sermayeye ilave dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen ya da dar mükellef kurumlar tarafından ana merkeze aktarılan kısım için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır. Bu Kanuna göre yapılan devir ve bölünmeler hariç aynı süre içinde işletmenin tasfiyeye girmesi halinde de bu hüküm uygulanır.
d) Bedelsiz olarak veya rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle itibari değeriyle elde edilen hisse senetlerinin elde edilme tarihi olarak, sahip olunan eski hisse senetlerinin elde edilme tarihi esas alınır.
e) Devir veya bölünme suretiyle devralınan taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının satışındaki sürelerin hesabında, devir olunan veya bölünen kurumda geçen süreler de dikkate alınır.
f) Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan mükelleflerin bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.
Yapılan düzenlemeler ile elde tutma süresine bağlı olarak değişken bir kazanç tespiti yoluna gidilmekte olup, aşağıdaki sürelerde elde etmeye bağlı olarak doğan kazancın ilgili süreye isabet eden kısmı istisna tutulmaktadır.
1) İki tam yıldan sonra satıştan doğan kazançlarda %40.
2) Üç tam yıldan sonra satıştan doğan kazançlarda %50.
3) Dört tam yıldan sonra satıştan doğan kazançlarda %60.
4) Beş tam yıldan sonra satıştan doğan kazançlarda %75.
Mevcut kanunlarımızda iki tam yıl elde etme süresine bağlı olarak istisna edilen %75’lik oran yukarıdaki oranlar ve sürelerle değiştirilmektedir.
Gelir Vergisi kanun tasarısında istisnanın, sat geri kirala yönteminde finansal kiralama şirketleri ve bunlara taşınmazlarını devreden ve devralan mükelleflerin, süre koşulu sınırı olmaksızın yararlanabilecekleri hüküm altına alınmıştır.
Taşınmaz ve iştirak satış kazancı istisnasında, istisna edilen kazanç tutarı dışında konu öz itibari ile mevcudiyeti korumaktadır. Kanun tasarısı gerekçesinde yer alan holding şirketlerin ellerinde tuttukları iştirak hisselerinin satışında istisnanın uygulanamayacağına ilişkin ifade ile grup şirketleri arasında yapılacak satışlardan elde edilen kazancı fiktif olarak değerlendiren ve istisna kapsamında olmadığını ifade eden cümleler dikkat çekicidir.
Diğer gerçek kişiler açısından ise, 49. Madde de değer artış kazançlarında istisnalar başlığı altında düzenlenmektedir.
İlgili Madde:
Değer artış kazançlarında istisnalar
MADDE 49- (1) Aşağıda yazılı değer artış kazançları gelir vergisinden müstesnadır:
a) İkamet amacıyla satın alınan ve fiilen ikamet edilen tek konutun elden çıkarılmasından doğan kazançlar (Bu istisnaya arsa payının devri sonucu tek konut alan arsa sahiplerinin, arsa payının devri sonucu doğan değer artış kazançları da dâhil olup bu bendin uygulanmasında mükellef ile eş ve çocuklar birlikte dikkate alınır.).
b) 37 nci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) (ç) ve (f) bentlerinde yazılı olan mal (motorlu yükleme ve boşaltma araçları ile gerçek usulde vergiye tabi çiftçilerin zirai üretimde kullandıkları taşınmazlar dâhil) ve haklar ile tam mükellef kurumlara ait olan pay senetlerinin, ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasında (Bu bendin uygulanmasında, kooperatiflerin ortaklarına tahsis ettikleri taşınmazlar tahsis tarihinde; finansal kiralama yoluyla iktisap edilmiş taşınmazlar ise finansal kiralama sözleşmesinin imzalandığı tarihte iktisap edilmiş sayılır. Arsaya karşılık iktisap edilen bina veya bağımsız bölümlerde ise iktisap tarihi olarak, 14 üncü maddenin beşinci fıkrası hükmü hariç, 15 inci maddenin birinci fıkrasında belirtilen tarihe itibar edilir.);
1) İki tam yıldan fazla süreyle elde tutulanlardan elde edilen gelirlerin %40’ı,
2) Üç tam yıldan fazla süreyle elde tutulanlardan elde edilen gelirlerin %50’si,
3) Dört tam yıldan fazla süreyle elde tutulanlardan elde edilen gelirlerin %60’ı,
4) Beş tam yıldan fazla süreyle elde tutulanlardan elde edilen gelirlerin %75’i.
c) Tam mükellef kurumlara ait olup, Borsa İstanbul Anonim Şirketinde işlem gören ve bir yıldan fazla süreyle elde tutulan pay senetlerinin, portföyünün sürekli olarak en az %51’i Borsa İstanbul Anonim Şirketinde işlem gören pay senetlerinden oluşan yatırım fonlarının bir yıldan fazla süreyle elde tutulan katılma belgelerinin ilgili olduğu fona iadesi dışındaki yollarla elden çıkarılmasından elde edilen gelirler.
ç) Tam mükellef anonim şirketlerde sahip olunan pay senetlerinin halka arz edilmek suretiyle elden çıkarılmasında;
1) İki tam yıldan fazla süreyle elde tutulanlardan elde edilen gelirlerin %60’ı,
2) Üç tam yıldan fazla süreyle elde tutulanlardan elde edilen gelirlerin %70’i,
3) Dört tam yıldan fazla süreyle elde tutulanlardan elde edilen gelirlerin %80’i,
4) Beş tam yıldan fazla süreyle elde tutulanlardan elde edilen gelirlerin %90’ı.
d) Bu fıkrada yer alan istisnalara ilave olarak bir takvim yılında elde edilen kazancın, menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından elde edilen kazançlar hariç, 77 nci maddenin birinci fıkrasındaki tarifenin birinci gelir diliminde yer alan tutar.
Değer artış kazançlarının istisnasında ise, tek konutu olan ve ikamet amaçlı kullanılanlarda tam istisna uygulaması dikkat çekmektedir. Diğer taraftan elde etme süresine göre değişken oranlı istisna uygulaması ise madde 21’de olduğu gibidir.
Gelir Vergisi Kanunu Tasarısının değer artış kazançlarıyla ilgili maddelerde, tam mükellef kurumlara ait olan pay senetlerinin, ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasından elde edilen kazançların vergilendirilmesiyle ilgili mevcut Gelir Vergisi Kanunu’na göre farklılıklar bulunmaktadır. Tasarıya göre; Türkiye’de kurulmuş anonim şirketlerin hisse senetlerinin 2 yıl elde tutulduktan sonra satılması halinde ortaya çıkacak kazancın vergilendirilmemesi uygulamasından vazgeçilmektedir. Tasarı’da öngörülen vergileme esası, elde tutma süresine bağlı olarak değişmektedir. Tasarıda tam mükellef kurumlara ait olan pay senetlerinin, ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasında ortaya çıkacak değer atış kazancının, anılan ortaklık paylarının elde tutulma süresine göre belirlenecek kısmı ise, vergiden müstesna tutulmaktadır.
Sorunlar:
Gelir Vergisi Kanun Tasarısı’na göre 21. Maddenin yürülüğü ile ilgili;
“21’inci maddenin birinci fıkrası kapsamında olup kurumların aktiflerine kayıtlı iktisadi kıymetlerden bu Kanunun yayımı tarihi itibariyle iki yıl süreyle elde bulundurulmuş olanların, Kanunun yayımı tarihinden sonra elden çıkarılmasında anılan fıkranın (a) bendinde yazılı istisna oranlan %75 olarak uygulanır.”
Değer artış kazanç istisnası ile ilgili Tasarıda, tasarının kanunlaşmasından önce iktisap edilen gayrimenkullerin satışından doğan kazançların eski düzenlemelere tabi olacağı belirtilmemiştir.
Yukarıda yer alan maddelerde görüleceği üzere, tasarıda önceki düzenlemelerde olduğu gibi, tasarının kanunlaşmasından önce iktisap edilen gayrimenkullerin satışından doğan kazançların eski düzenlemelere tabi olacağı belirtilmemiştir. Kanunlarda geriye yürümezlik ilkelerinin gözetilmesi gerektiğini kanun yasalaşmadan çözüme kavuşacağını umut ediyoruz.
Son:
Mevcut 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nda reform şarttır. Ancak bu reform arayışlarının bir bütün halinde değerlendirilerek sonuca ulaştırılması vergi adaleti sağlaması ve paralelinde oluşan kayıt dışı ekonominin kontrol altına alınmasını da içermesi açısından önem arz edecektir.
Hiçbir ülkede "vergi sistemi mükemmel" değildir. Bir yerde başarılı olmuş bir politikayı aynen alıp diğer yerde uyguladığınızda başarılı olmayabilir.
(A.Miles)

Kaynak : Verginet.net (Erkan Çelik, SMMM | Deloitte Vergi Hizmetleri Kıdemli Müdürü)

Türkiye genelinde işsizlik oranı

Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsizlik oranı Ocak-Şubat-Mart aylarını kapsayan Şubat döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre 1.0 puan artışla yüzde 11.2 düzeyine yükseldi.Tarım dışı işsizlik oranı 1.1 puanlık artış ile yüzde 11.4 düzeyine çıkarken genç işsizlik oranı 3 puanlık artışla yüzde 20 oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, aynı dönemde işsiz sayısı da, geçen yılın aynı dönemine göre 401 bin kişi artarak 3 milyon 226 bin kişiye tımandı.
Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı 1.1 puanlık artış ile yüzde 13.2 düzeyine, 15-24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranı da 3 puanlık artış ile yüzde 20.0'ye çıkarken, 15-64 yaş grubunda bu oran 1.1 puanlık artış ile yüzde 11.4 düzeyine yükseldi.
TÜİK verilerine göre, İstihdam edilenlerin sayısı 2015 yılı Şubat döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 577 bin kişi artarak 25 milyon 576 bin kişi, istihdam oranı ise 0.3 puanlık artış ile yüzde 44.4 oldu.
Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 272 bin kişi azalırken, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı ise 850 bin kişi arttı.
İstihdam edilenlerin yüzde 18.7’si tarım, yüzde 20.9’u sanayi, yüzde 6.4’ü inşaat, yüzde 54.0’ü de hizmetler sektöründe yer aldı.
Önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında hizmet sektörünün istihdam edilenler içindeki payı 2.7 puan artarken, tarım sektörünün payı 1.5 puan, inşaat sektörünün payı 0.6, sanayi sektörünün payı 0.5 puan azaldı.
İşgücü Şubat döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 979 bin kişi artarak 28 milyon 803 bin kişiye, işgücüne katılma oranı ise 1 puan artarak yüzde 50.1'e yükseldi.
Aynı dönemler için yapılan kıyaslamalara göre; erkeklerde işgücüne katılma oranı 0.6 puanlık artışla yüzde 70.6, kadınlarda ise 1.3 puanlık artışla yüzde 30 olarak gerçekleşti.
Şubat 2015 döneminde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların oranı, bir önceki yılın aynı dönemine göre 2.1 puan azalarak yüzde 31.7 olarak gerçekleşti.
Maliye Bakanlığı tarafından derlenen verilere göre, 2015 yılı I. döneminde toplam kamu istihdamı 2014 yılının aynı dönemine göre yüzde 2.1 artarak 3 milyon 419 bin kişiye çıktı.

Kaynak : Cumhuriyet

Bireysel yatırımcı hangi halde vergi ödemez?


Gayrimenkul alım satımı, şahsî ihtiyacın karşılanması ya da servetin korunması amacıyla yapılıyorsa elde edilen kazanç, değer artış kazancı olarak değerlendirilir. Değer artış kazancı olarak tespit edilen gayrimenkul satışlarının vergilemesi daha sadedir. Sadece bu satıştan elde edilen kazancın Gelir Vergisi alınır. Bu satışlar KDV’ye tabi olmadığından KDV beyannamesi verilmeyeceği gibi bu vergide, KDV de ödenmez.
     Değer artış kazançlarının beyan konusu edilip edilmeyeceği de elde edilen kârın istisna haddinin altında kalıp kalmadığına, 5 yıllık elde tutma süresine ve gayrimenkulü edinim şekline (satın alma veya miras yoluyla edinme) bağlıdır. Bu şartlara bağlı olarak beyan ve vergi ödeme şöyle olur:
     1- Miras ve benzeri bedelsiz olarak elde edilen bir gayrimenkulün elden çıkarılması halinde kâr ne kadar yüksek olursa olsun beyanname verilmez ve herhangi bir vergi ödenmez.
     2- Satın alınan bir gayrimenkulün beş yıl geçtikten sonra satılması halinde de kâr ne kadar yüksek olursa olsun beyanname verilmez ve herhangi bir vergi ödenmez.
     3- Satın alınıp da 5 yıldan önce satılırsa gayrimenkulün satışından elde edilen kârın istisna tutarının üzerinde olması halinde yıllık Gelir Vergisi beyannamesi verilir ve vergisi ödenir.
Gayrimenkul satışı yüzde 1-18 KDV’ye tabi
Ticarî nitelik taşımayan (şahısların kendi aralarında yaptıkları) veya müzayede yoluyla yapılmayan gayrimenkul satışları, KDV’nin konusuna girmediğinden vergiye tabi bulunmamakta. Ticarî nitelik taşıyan gayrimenkul satışlarında KDV oranları ise özetle şöyle:
     1- Konut dışındaki ofis, arsa, arazi, işyeri ve dükkân gibi gayrimenkullerin satışında KDV oranı yüzde 18 olarak hesaplanır.
     2- Konutlarda KDV oranları ise şöyle:
     a) Konutun net alanı 150 m² üzerinde ise Büyükşehir ve diğer iller dâhil bütün Türkiye’de yüzde 18.
     b) Büyükşehir olmayan illerde 150 m² altındaki konutlar yüzde 1.
     c) Büyükşehirlerde net alanı 150 m²’ye kadar konutlarda ise üzerine konut yapılan arsanın birim m² vergi değeri; beş yüz TL’den az ise yüzde 1, beş yüz TL ile bin TL (bin Türk Lirası hariç) arasında ise  yüzde 8, bin TL ve üzerinde olan konutların tesliminde ise KDV oranı yüzde 18.
      Son olarak gayrimenkul alım-satım işlemi tapu harcı ödemeyi de gerektirmekte. Harçlar Kanunu uyarınca, gayrimenkul satış işleminde tapu harcı alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı yüzde 2 oranında tahsil edilir. Gayrimenkul alım-satımında tapu harcı, gayrimenkulün gerçek alım-satım bedeli üzerinden hesaplanır. Tapu harcı, tapu işlemi sırasında emlak rayicinden az olmamak üzere taraflarca beyan edilen değer üzerinden hesaplanarak Ziraat Bankası’nca peşin olarak tahsil edilir, ondan sonra tapu devir işlemi yapılır.
Kaynak : Zaman (Yusuf Keleş)

15 Ocak 2015 Perşembe

Gayrimenkul Kira Gelirlerinin Beyanı

Gayrimenkul Kira Gelirlerinin Beyanı Mart/ 2015 Dikkat Edilecek Püf Noktalar
Tarih: 14.01.2015
 İçinde bulunduğumuz yılın Mart ayı içerisinde (1 Mart -25 Mart 2015) kira gelirlerinin bildirim veya beyanı açısından bazı özellikli durumlar bulunmaktadır. Buna göre:

1)      
Kira gelirlerinin beyanı açısından ille de gayrimenkulün tapusunun malike ait olması gerekmez. Bazı hallerde gayrimenkul kira gelirini elde eden kişi tapu sahibi olmasa bile malik gibi hareket ediyor ise bu kişi elde ettiği kira gelirini Mart ayı içerisinde vergi dairesine beyan etmek zorundadır. örneğin , bir gayrimenkulün tapusu mevcut değil ise bu gayrimenkul için malik gibi hareket eden kimse elde etmiş olduğu kira gelirini beyan edebilir. Örneğin, yine bir gayrimenkulün tapusu henüz çıkmamış ise tapu tahsis belgesi gibi bir belgeyle malik gibi tasarrufta bulunan kimse tarafından GMSİ beyanı yapılabilir.
2)      
Kira gelirleri ile ilgili beyannamelerin 3568 sayılı yasaya göre unvan almış meslek  mensupları tarafından  elektronik ortamda yollanılması  mümkündür. Veya  söz konusu  beyannamelerin  kağıt ortamda düzenlenip, elden vergi dairesine  verilebileceği gibi  posta kanalıyla taahhütlü olarak yollanması  mümkündür.   Vergi  ödemelerinin birinci taksiti 31 Mart olup, diğer ikinci taksidi ise, 31 Temmuz 2015 tarihine kadar ödenebilir.

3)      
Tahsil edilmemiş kira gelirinin beyanı yapılmaz. Gerek iş yerleri olsun ve gerekse konut olarak kiraya verilen binalarda nakden veya hesaben tahsil edilmemiş olan kira gelirleri beyan edilmez. İstisna sınırlarının altında kalan kira gelirleri için beyanname verilmez. Bu sınır 2013 yılı için konutlarda 3.200 TL’dir; 2014 yılı için konut kira gelirlerindeki istisna tutarı 3.300 TL’dir  İşyerleri için ise vergi kesintisi yapılandan brüt tutarı 2013 yılı için 26.000 TL’dir. 2014 yılı için bu tutar 27.000 TL olmuştur. 

4)      
Kiraya verilen iş yerinde ticaret yapan mükellefin basit usulde mükellef olması durumunda kira stopajı olmadığı için bu iş yerinin maliki tarafından elde edilen kira gelirinin 1.390 TL ‘yi geçmesi halinde beyanı yapılacaktır. Bu tutar 2014 yılı için 1.400 TL olmuştur.

5)      
Aile bireylerinin tek tek elde ettikleri kira gelirleri kendi adlarına kişisel olarak beyan edilecektir. Konut kira gelirlerinde ki istisna tutarı her bir birey için ayrı ayrı olmak üzere 3.300 TL’dir. Öte yandan,  konutlardan elde edilen kira gelirleri  beyan edilmez veya  noksan beyan edilirse 2014 yılı için   3.300 TL’lik  istisnadan   faydalanmak  mümkün değildir.  Ayrıca,  elden edilen konut kira gelirlerinin istisna haddinin altında kalmasında ise, söz konusu  kazanç ve iratların toplamı GVK 103. Maddede yer alan   tarifenin 3. Diliminde  ücretler için belirlenen  tutarı yani  94.000 TL’yi aşsa dahi söz konusu  konut kira gelirleri için beyanname verilmeyecektir.   Yine,  GVK’nun 103. Maddesinde yer  alan tarifenin  3. Diliminde  ücretler için  tespit  edilen tutarın 94.000 TL’nin üzerinde ücret, menkul sermaye iradı, gayrimenkul sermaye iradı  veya diğer kazanç ve irat elde etmesi halinde  3.300 TL’lik istisnadan  yararlanmak  mümkün değildir. 

6)      
Kira gelirlerinin GMSİ beyanı e-beyan olarak elektronik ortamda verilebileceği gibi kağıt olarak da düzenlenip vergi dairesine elden verilebilir. Okuma – yazma bilmeyenler için veya yaşlılar için Maliye Bakanlığı 60 yaş üzeri mükellefler ve engelliler için randevu sistemiyle vergi dairesi personeli tarafından beyannameleri düzenlenmektedir. Bu konuda randevu için VİMER – 444 0 189 

7)      
Boş kalan dükkan veya konutlar için kira geliri elde edilmediği için beyanname verilmesi söz konusu değildir.  Aynı şekilde boş tutulan iş yerlerinde çöp vergisi tahakkuk ettirilmez. 

8)      
Bir konutun mülk sahibinin annesi, babası, büyükannesi, büyükbabası veya çocuklarına, torunlarına veya kardeşlerine sadece oturmak için ayrılırsa emsal kira bedeli hesaplanarak matraha eklenmeyecektir. 

9)      
GVK’nun 73’üncü maddesinde düzenlenen emsal kira bedeli, kiraya verilen mal ve haklardan elde edilmesi gereken asgarî kira bedelinin tespiti ve bu bedelinin mükellefler tarafından yapılacak beyanında bildirilmesi esasına dayanır. Burada amaç, gerçek kira bedelinin tespit edilememesi veya gerçek kira bedelinin bilerek az beyan edilmesi halinde vergilendirilecek geliri tespit etmektir. Buna göre bir konutun bedelsiz olarak kiraya vermesi halinde GVK’nun 73’üncü maddesine göre vergi değerinin %5’i yıllık kira geliri olarak dikkate alınacaktır. 

10) 
İş yeri kira gelirlerinin tutarı ne olursa olsun mutlak surette banka sistemi üzerinden yada PTT kanalıyla ödenmesi zorunludur. Bu ödeme sistemine dikkat etmeyenler için özel usulsüzlük cezası tatbik edilir (bkz. VUK Mük. Md. 355) (bkz. GVK GT-422 seri nolu tebliği ile kesilecek cezanın üst sınırı 940 TL’dir) Konutlar için ise elde edilen kira tutarı 500 TL’nin üzerinde ise bu ödemelerde yine banka sistemi üzerinden yapılması zorunludur ( GVK GT-Seri No 268) 

11) 
 Kira olarak doğan alacağın başka bir kişiye temlik edilmesi veya kiraya verenin kiracısına olan bir borcu ile takas olunması halinde tahsil koşulu realize olmuş sayılır. Uygulamada : “Para faizsiz, tarla icarsız” usulü ile yapılan işlemlerde de karşılıklı menfaatler dikkate alınarak kira gelirlerinin emsal kira bedeline göre hesaplanıp beyan edilmesi zorunludur.  Burada kira alacağının temlikine karşılık olarak herhangi bir değer alınıp alınmadığı, yani temlikin ivazlı veya ivazsız olması önem arz etmez. Elde edilen gelirin tümünün bağışlanması durumunda (ivazsız olması) durumu değiştirmez. Keza, temlikin ivazlı olması halinde de alacağın tahsil edilmiş olması şart değildir.

12) 
 Maliye Bakanlığı, son yıllarda elektrik, doğalgaz vb. sayaçları dikkate alarak sayaç sahiplerinin GMS iradının bulunup bulunmadığını araştırmaktadır. Örneğin, mükellef (A) şahsının üzerinde 5 (beş) adet elektrik sayacı var ise bunun kira gelirlerinin adetsel olarak beyanı denetlenebilmektedir. Aynı şekilde (B) şahsının üzerinde 3 (üç) adet doğalgaz abonelik sayacı mevcut ise yine bununla ilgili olarak 3 (üç) adet konuta ait GMSİ beyanının bulunup bulunmadığı kontrol edilmektedir. 

13)   
Küçük ve kısıtlıların mükellef olması halinde bunların GMSİ beyanları veli, vasi veya kayyım tarafından imzalanarak verilir. Mal ve haklara hisseli olarak ortak olması durumunda her ortak kendi hissesine karşılık gelen GMSİ beyanını kişisel olarak verecektir (1). 

 
(1)     Maliye Bakanlığı tarafından bastırılmış 2014 yılı kira gelirleri için beyanname düzenleme rehberi ayrıntılı açıklamalar içermektedir. Bu rehberden edinilip, açıklanan örnekler incelenmelidir. Ayrıca bu rehber elektronik ortamda www.gib.gov.tr adresinden incelenebilir. 

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale yazılı veya elektronik ortamda kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak göstermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır .)